
İstanbul Sözleşmesi nedir? Avrupa Konseyi tarafından hazırlanan, 45 ülke ve Avrupa Birliği tarafından imzalanmış olan ve insan haklarını koruyan sözleşmeye; Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi kısaca İstanbul Sözleşmesi denilmektedir.
Avrupa konseyi tarafından desteklenen ve taraf devletleri hukukî olarak bağlayan bu sözleşmenin beş temel ilkesi bulunmaktadır. Bu beş temel ilke; kadına yönelik her türlü şiddetin ve ev içi şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması, suçların kovuşturulması, suçluların cezalandırılması ve kadına karşı şiddet ile mücadele alanında bütüncül, eş güdümlü ve etkili işbirliği içeren politikaların hayata geçirilmesidir. Kısaca, ev içi şiddet başta olmak üzere kadın ve çocuklara yönelik şiddetle mücadeleyi ve her türlü şiddeti engellemeyi amaçlayan İstanbul Sözleşmesi uluslararası bir sözleşmedir.
İstanbul Sözleşmesi Ne Zaman Yürürlüğe Girdi?

8 Mart 2012’de 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kabul edilerek 4320 sayılı Kanun günümüz ihtiyaçlarına yeterince cevap vermediği gerekçesi ile yürürlükten kaldırıldı.
Türkiye; 25 Aralık 2012’de TBMM’de İstanbul Sözleşmesi’nin kabul edilmesiyle, sözleşmeyi parlamentosunda onaylayan ilk ülke oldu. Sözleşme, 10 ülkenin taraf olma süreci tamamlandıktan yaklaşık üç ay sonra 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girdi.
20 Mart 2021’de Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile sözleşmenin Türkiye bakımından bozulmasına karar verildi ve İstanbul sözleşmesinden geri çekildi. İstanbul Sözleşmesi; ‘’Türkiye’nin toplumsal ve ailevi değerleri ile bağdaşmayan eşcinselliği normalleştirmeye çalışan bir kesim tarafından manipüle edilmiştir.’’ cümlesiyle kararın buna dayanarak alındığını açıkladı.